Bu yazımızı okurken, özel müziğini de dinlemenizi tavsiye ederiz… 

Ses Klibi: Bu ses klibini oynatabilmek için Adobe Flash Player (Version 9 veya üzeri) gereklidir. Güncel versionu indirmek için buraya tıkla Ayrıca tarayıcında JavaScript açık olmalıdır.

Timuçin HAN

İzmir’im… Yaşamaktan mutlu olduğum, her yolculuğumda kavuşmaya can attığım güzel şehrim, Kasım -2008’de İzmir Doğal Yaşam Parkı’na kavuştu.

İzmirlilerin bir hayvanat bahçesi vardı aslında, özellikle her hafta sonları dolup dolup boşalan… Hayvanlarına isimler konulup sembol hale getirilen. İzmir Fuar Hayvanat Bahçesi, Kültürpark içinde 1936 yılında açılmıştı ve dönemin en modern şartlarına göre dizayn edilmiş, Türkiye’nin ilk koleksiyon tipi hayvanat bahçesi olma özelliğini de taşıyordu. Adeta İzmir Fuarının, Kültürpark’ın bir parçasıydı. 18 bin metrekare alanı ve yıllık ortalama 450 bin ziyaretçisiyle, İzmirlilerin uğrak yeri olmaya devam ediyordu.

İzmirli öylesine seviyor ve sahipleniyordu ki İzmir Fuarı Hayvanat Bahçesini, buranın simgesi haline getirdiği Asya Fili “Pak Bahadır”ı bir ameliyat esnasında 21 Temmuz 2007’de kaybettiğinde neredeyse tüm şehir yasa girdi. İzmirlinin hayvan ve doğa sevgisi burada da kendini gösterdi. 59 yaşındaki Pak Bahadır’ın ölümü sanki hayvanat bahçesinin üzerine kara bulutlar sermişti… Pak Bahadır, artık yeni İzmir Doğal Yaşam Parkı’nda anıtıyla anılmaya devam ediyor.

ARTIK İZMİR DOĞAL YAŞAM PARKI VAR…

Hayvanat Bahçesi adı İzmir’de artık tarihe karıştı. İzmir’in artık bir doğal yaşam parkı var.

Doğal Yaşam Parkında hayvanlar türlerine göre mümkün olduğunca kafeslerden ve dar alanlardan arındırılmış bir ortama kavuşmuşlar. Ekolojik ve doğal bütünlüğün korunduğu, her canlının doğal ortamında yaşamını sürdürdüğü bir parkta, hayvanlarla iç içe bir ziyaret gerçekleştirebiliyorsunuz.

İzmir Doğal Yaşam Parkına hoş geldiniz…

Giriş ücretimi ödeyerek parka giriş yaptım. Parkı her gün saat 09:00 – 20:00 saatleri arasında ziyaret edebiliyorsunuz. Öğrenci iseniz 50 Kuruş, tam bilete ise 1.50 TL ödeyerek giriş yapabiliyorsunuz. Eğer öğrenci grubu iseniz ve okulunuz ile grup halinde geliyorsanız, Çarşamba ve Cuma günlerini tercih edin, çünkü bu ziyaretçi profili bugünlerde ücretsiz giriş yapabiliyor. Eğer yanınızda bir engelli dostunuz yada, yürümekte zorlanan yaşlı bir büyüğünüz de var ise, girişte ücretsiz bir tekerlekli sandalye alabileceğiniz de aklınızda bulunsun.

Parkın girişinden itibaren temiz, düzenli ve insana huzur veren bir mekana giriş yaptığınızı hissediyorsunuz hemen. Malum, mekan büyük, belli bir plan içinde gezebilmek, her şeyi daha iyi görmek ve yorumlamak lazım. Bunun için önerim, hemen giriş kapısındaki büyük planda kısa bir inceleme yapmanız. Hangi hayvan türü nerede? Gezmeye nereden başlamalıyım? Gibi içinizden geçen sorular varsa bu tablo sizi yanıtlamaya hazır.

AFRİKA SAVANI:
Afrika nehirleri, gölleri, çölleri, savanları ve dağları ile yer yüzünün en yabani hayvanlarına ev sahipliği yapıyor. Burada marabou leyleği, devekuşu, zebra, hipopotam ve zürafa bir arada yaşıyorlar. Savan oldukça geniş bir alan…

GÖLET:
Renk cümbüşü gözünüzü alıyor gölette. Neler yok ki? Sessiz kuğu (beyaz renkli) ve benim ilk kez gördüğüm siyah renkli kuğu, flamingo, Pekin örneği, Moskova ördeği, yeşilbaş ördek göletin evsahipleri…

MAYMUN ADASI:
Halka kuyruklu lemur, mona maymunu, yeşil maymun ve makak, maymun adasında yaşayan türlerden. Her ne kadar burası doğal yaşam parkı olsa da, maymunlarla Nepal gezimde olduğu kadar yakın olamadım 🙂

TROPİK MERKEZ:
Sürüngenler ağırlıklı olarak Tropik Merkezdeler. Afrika kaplumbağası, timsahlar, tosbağa, kertenkele, iguana, piton, anaconda ve onlarca türde sürüngen tropik merkezde.

FİLLER:
Pak Bahadır’ın yeri halen gözükse de vekilleri Begüm ve Winner ziyaretçileri kendi alanlarında bekliyorlar.

KEDİGİLLER:
Kedigiller meraklı ve ürkek bakışların olduğu bir alandalar. Aslan, kaplan ve puma çeşitleri dosta güven düşmana korku salan görüntüleriyle ziyaretçileri selamlıyor 🙂

ANADOLU RUMİNANTLARI:
Tek hörgüçlü deve, ala geyik, kızıl geyik, ceylan, Anadolu yaban keçisi.

AYI, KURT, ASLAN:
Boz ayı, benekli sırtlan, gri kurt,

KUŞLAR:
Bu bölüm en çok hoşuma giden alanlardan biri olarak tasarlanmış. Büyük bir file kafesin içinde rahatlıkla uçuşan, yüzlerce çeşit tropik bitkinin arasında dolaşan kuş türlerini ziyaret etmek için sizde kafesin içine giriyor ve dakikalarca yürüyebiliyorsunuz. Hangi tür kuşlar mı var? Hangi birini sayayım ki…. 🙂

ÇOCUK HAYVANAT BAHÇESİ:
Hayvanat bahçelerinin en önemli konukları çocuklar… İzmir Doğal Yaşam Parkında onlar için de özel bir bölüm unutulmamış. Minik hayvanların bir arada bulunduğu mini bir kasaba şeklinde inşa edilmiş. Çocuklar burada hayvanları kucaklarına alabiliyor, özgürce aralarında dolaşmaları ise hiç te yadırganmıyor. Bu bölümde, “şimdi çocuk olmak varmış” diyor insan… Cüce keçi, evcil at, hindi, Kamerun koyunu, tavşan, eşek, tepeli pelikan çocukları bekliyor…

Gezmekten yorulduğunuz anlarda, hem girişte hem de parkın orta alanında iki adet kafeterya dinlenmek için tasarlanmış güzel mekanlar olarak dikkat çekiyor. Bu kafeteryanın fiyatlarının da çok uygun olması hoşuma giden bir başka özelliği… Gezinizin yorgunluğu aperatif birkaç yiyecek ve üzerine demli bir çay ile sonlandırmak beni çok mutlu etmişti 🙂

Eğer alışverişsiz de yapamam diyorsanız Pakbahadır mağazası, hediyelik eşyalar, park tsihrt -şapkaları ve hayvanların peluştan oyuncakları ile satış reyonlarında yerini almış.

RAKAMLARLA İZMİR DOĞAL YAŞAM PARKI:

425 bin metrekare arazi üzerine kurulu İzmir Doğal Yaşam Parkında 120 türden 1500 hayvan barınıyor. Toplam alanı 12 bin metrekare olan 27 hayvan barınağı, 10 bin metrekare gölet, 275 bin metrekare yeşil alanda 3 bin ağaç ve 250 bitki türü yer almakta.

NASIL GİDİLİR?
Eğer aracınızla İzmir Doğal Yaşam Parkına gitmek istiyorsanız Çanakkale yolunu takip edip Çiğli viyadüklerinden Sasalı kavşağına dönmeniz gerekmekte. Buradan itibaren “İzmir Doğal Yaşam Parkı” tabelası sizi hedefe ulaştıracaktır. 5-6 km sonra Merhum Başkan, Ahmet Piriştina’nın adını taşıyan caddeden, tropikal ağaçların gölgesi eşliğinde Doğal Yaşam Parkına ulaşabilirsiniz. Parkın geniş otoparkı ücretsiz olarak hizmet veriyor.

Eğer şehir içi otobüsleri ile parka ulaşmak istiyorsanız, Karşıyaka İskelesi önünden kalkan 777 numaralı otobüs sizi doğrudan İzmir Doğal Yaşam Parkı’na getirecektir.

Yolunuz bir gün İzmir’e düşecek olursa; kendinize, eşinize, çocuğunuza ve sevdiklerinize bir iyilik yapın, İzmir Doğal Yaşam Parkını ziyaret edin. Eğer İzmir’de yaşıyor ve halen bu parkı görmemiş iseniz de size teessüflerimi bildiriyorum 🙂

Sevgiyle kalın…

Timuçin HAN